Cumhuriyet kelime anlamı olarak; Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu bir yönetim biçimidir.
I. Dünya Savaşı’nın ardından vatanın işgali ve parçalanma tehlikesi karşısında, Mustafa Kemal Paşa önderliğinde bir kurtuluş mücadelesi başlatıldı.
Bu mücadelenin temelinde yatan en önemli fikir, millî egemenlik ilkesiydi.
Mustafa Kemal Atatürk, uzun süredir tasarladığı yönetim biçimini hayata geçirerek meclise verdiği önerge ile Cumhuriyeti ilan etti.
Böylelikle devletin adı Türkiye Cumhuriyeti oldu ve Atatürk, ilk Cumhurbaşkanı olarak seçildi.
Cumhuriyetin ilanı, tüm yurtta büyük bir sevinç ve coşkuyla karşılandı.
Cumhuriyetle birlikte halk, seçme ve seçilme hakkını kullanarak temsilcilerini meclise gönderip, yönetimde söz sahibi oldu.
Akla, mantığa, bilime ve toplumun ihtiyaçlarını gidermeye en uygun yönetim biçimi olarak, fikir serbestliğini de savunarak demokrasiye de adım atılmış oldu.
Kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması gibi devrimlerle, toplumsal hayatta eşitlik ve adaletin sağlanması yolunda önemli değişiklikler oldu. Bir kadın olarak bu ilke benim için ayrı bir öneme sahiptir.
Okuma yazma oranını artırarak, bilimle aydınlanan yeni nesiller yetiştirmek hedef olarak benimsendi.
Kurtuluş Savaşı’nda canla başla başlatılan mücadele yalnızca bir devlet şekli değil, aynı zamanda Türk milletinin bağımsızlık ve çağdaşlaşma azminin bir göstergesi oldu.
Cumhuriyetin getirdiği değerleri, özgürlükleri ve milli egemenliği korumak, kollamak ve yaşatmak hepimizin en kutsal görevi olmalıdır.
Son olarak yüksek sesle…
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!
𝟏♾️𝟐 𝐘𝐈𝐋𝐋𝐈𝐊 𝐀𝐘𝐃𝐈𝐍𝐋𝐈𝐊 was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.