Part 2
Durumun ciddi olduğunu anlayan köyün yaşlı bilgesi, muhtarı çağırmış. Ona olan biten her şeyi anlatmaya başlamış:
Yaşlı Bilge:
“Tüm herkesin hayatı Uzun Halil’e bağlı muhtar oğlum. Rüyalarımda Halil’in annesini gördüm. Rüzgârın Oğlu’ndan bahsetti. Ne dediğini önce anlamadım. Bunun sadece bir efsane olduğunu düşünüyordum. Fakat öyle olmadığını bu sabah anladım. Bizler küçükken bahsederlerdi Rüzgârın Oğlu’ndan… Rüzgârın Oğlu Kisto Dağı’nda yaşarmış. Tüm bulutları kontrol edermiş. Kar yağdırmak istediği yere kar, yağmur yağdırmak istediği yere yağmur… Babam derdi ki: ‘Rüzgârın Oğlu istemedikçe insanoğlu yaşayamaz.’
O kızdıysa tek sebebi köyünüzdeki yetim Halil yüzündendir muhtar. Çünkü garibimin kalbi kırılmış. Halil’i Kisto Dağı’na göndermeliyiz. Elimizde ne var ne yok vermeli, gitmesi için yardım etmeliyiz.”
Muhtar:
“Nasıl yani? Ne yardımı yapacağız? Biz her şeyi yaparız! Köylülerimizi bilirsin, hepsi iyi insanlardır. Herkes yardım eder.”
Nene:
“Bilmez miyim oğlum, bilmez miyim? Fakat öyle bir yardım değil… İçinden gelerek yapmalıyız. Ancak o şekilde işe yarar muhtar.”
Muhtar:
“Nasıl yani nene? Lafı dolaşma çarşafa, açıkça söyle işte!”
Nene:
“Oğlum, Halil gider fakat artık dönebilir mi bilemeyiz. Yollar zordur; hele ki bu kış günleri daha zor… En önemlisi, köylülerin hepsi en ufak bir isteksizlikle bir şey verirlerse Halil’e, işte o zaman köyümüz kaybolup gider. Kalbimizle Halil’e yardım etmeliyiz. Sadece köyü kurtarmak için değil, Halil’i de kurtarmak için.”
Muhtar:
“Anladım nene, anladım şimdi. Ben tüm köylüyle konuşup her şeyi aynen senin dediğin gibi izah edeceğim. Allah büyüktür. İnşallah bir sıkıntı çıkmadan Halil oğlum da bizler de feraha çıkacağız.”
Nene:
“İnşallah oğlum, inşallah. Halil’e söyle, gitmeden bana uğrasın. Yolda lazım olacak birkaç şey de ben koydum onun için.”
Muhtar:
“Olur nene, olur. Hadi sağlıcakla.”
Uzun Halil was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.
