SOL Genç'ten "çocuk işçi" ölümlerine tepki yürüyüşü: "AKP’den hesabı gençlik soracak"

Son dönem artan çocuk işçi ölümlerini protesto eden SOL Genç üyeleri, İstanbul Kadıköy’de bir araya gelerek basın açıklaması düzenledi. Bahariye Caddesi’nde toplanan gençler, 2025 yılında şu ana dek toplam 68 çocuk işçinin iş cinayetlerinde katledildiğini hatırlatarak, çocuk işçiliğin yasaklanmasını istedi. “Ölmeye değil, okumaya geldik”, “AKP’den hesabı gençlik soracak” sloganları ve alkışlarla Süreyya Operası’na yürüyen SOL Genç üyeleri, basın açıklaması gerçekleştirdi.

Okunan açıklamada, “Mustafa Eti arkadaşımız, Tekirdağ’da çalıştığı tuğla fabrikasında ısınmak için yaktığı ateşin büyümesi sonucu yanarak hayatını kaybetti. Yine 6 gün önce Aksaray’da 16 yaşındaki Ruhi Can Çıracı’yı ve Kütahya’da Mesemli öğrenci Erol Can Yavuz’u çalıştıkları yerde iş cinayeti sonucu kaybettik. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin verilerine göre sadece bu yılda öğrenilebilen 68 çocuk çalışmak zorunda bırakıldığı için artık aramızda değil. Bizler MESEM adı altında mesleki eğitimle alakası olmayan okullarda okumak, okumamız gereken yıllarda inşaatlarda, tarlada, sokakta öldürülmek istemiyoruz!” denildi.

“ÇOCUK İŞÇİLİK YASAKLANSIN”

Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Biz gençler bizleri sermayenin sömürü çarklarında ezilmekten başka bir şey vaat etmeyen bu sistemi kabul etmiyoruz! İşsizlik fonundan ücret adıyla aktarılan halkın kaynakları yine halk için bizler için kullanılmalıdır. Çalışmak zorunda bırakılan bütün öğrencilerin okula, örgün eğitime geri dönmesi sağlanmalı, ücret adıyla aktarılan kaynaklar arkadaşlarımıza burs olarak verilmelidir. Burs kamusal eğitim hakkının gereğidir.

Eğitime ayrılan bütçe devlete büyük yük” sözleriyle eğitim hakkı kamusal bir hak olmaktan çıkarılarak yalnızca para karşılığı satın alınacak bir meta haline getirilmesi hedefleniyor. Sermaye eliyle sömürülen çocuk işçi sayısını arttırmak isteyen iktidar, eğitim sistemini yeniden değiştirmek istiyor. Okullarda öğrenim gören gençleri “özel sektöre eleman” olarak gören sözde Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in iddiasına göre, çocuklar 12 yıllık eğitim süresince hayata atılmakta geç kalıyor. Saray’ın bakanı Tekin, öğrencilerin bir an önce çalışmasını, sermayenin sınırsız sömürüsünde debelenmesini istiyor. Biz öğrenciler ise tam da bu duruma karşıyız.

AKP iktidarı yıllardır gerici, piyasacı politikaları ile eğitimde büyük bir yıkım yarattı. Şimdi daha da büyük bir yıkımın hazırlığını yapıyorlar. Laik, parasız, kamusal eğitime savaş açan tek adam rejimi zorunlu eğitimin kısaltılması, esnekleştirilmesi adımları ile eğitimi; yıllardır okulları, üniversiteleri kuşatan sermayenin, tarikatların tekeline sokmak istiyor. Bizleri sürüklemek istedikleri bu çukura teslim olmayacağız!”