Ruhumun Ceketi

Bir lunapark vardı bir zamanlar uzaktan baktığım renkli

dönen dolaplar içimde kalan.
Işıkları gözümü alırdı,
ama kalabalıkta hep üşürdüm izlerdim

balonlara bakardım.

Bir papatya tutardım elimde tek dal papatya,
“Seviyor” demesini isterdim ellerde binbir

papatyaları olanlara bakardım ben o kız.
Sessiz kalan hayaletine bakardı uzaktan.

Işıklar söndü,
ben sustum.
O an giydim ruhumun ceketini.

Soğuktan değil, o ayazı dindirmek için. Büyüdü o kızın kalbi, sessiz kırık büyüme..

Cebinde eski bir kahkaha gülüşler kalmış,

Başka sesler ben gibiydi tanıdık gülüşmeler sanki biraz

sen ben gibi..
Zaman geçti..

Bazen ay vurur pencereme,

Açarım bir ninni
ve o lunapark geri gelir.
Ama ışıklar artık donuktur,
papatyalar koparılmadan güzeldir.

Koparıldım.

Ruhumun ceketini çıkaramam.
Artık ben o ceketin içindeyim,
belki de o artık benim.

Bir yerdeyim..

— İnci, biten o lunaparka🌙

Ruhumun Ceketi was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.