Kütahya’nın Simav ve Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen depremler gözleri Batı Anadolu’da yaşanan sarsıntılara çevirdi.
Bilim Akademisi Üyesi Jeoloji Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Okan Tüysüz, bölgedeki deprem fırtınasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Tüysüz, Sındırgı’daki 6.1 ve Simav’daki 5.4 sonrası artçıların beklenenin aksine güneyde yoğunlaştığını belirterek Sındırgı’nın güneyinde bilinmeyen bir fay olabileceğini ve Batı Anadolu’da “deprem fırtınalarının sürebileceğini söyledi.
“Türkiye’de 550 diri fay var; bazı fayları detaylı bilmiyoruz” diyen Tüysüz, temel beklentinin Marmara’da 7’nin üzerinde, Bingöl Yedisu’da 7.2–7.4 büyüklüğünde deprem olduğunu belirtti; Bursa, İzmir ve Manisa için de içlerinden fay geçen, geçmişte büyük depremler yaşamış bölgeler olduğuna dikkat çekti.
Habertürk’ün aktardığına göre, Sındırgı ve Simav’da yaşanan depremler ve deprem konusunda Tüysüz’ün dikkat çektiği bölgelere ilişkin anlattıkları şöyle:
“Sındırgı, normal bir fayın üzerinde. Bir tarafı, diğer tarafa göre aşağı çöken bir fay. Buradaki fayın kuzeyi aşağı düşen blok, fayın güneyi de yukarı yükselen blok. Normal fayda artçı depremlerin kuzeyde yoğunlaşması beklenir. Ancak burada, 10 Ağustos 6.1 büyüklüğündeki depremden sonra meydana gelen 11 bin artçı, güneyde, yükselen blokta oldu.
Bu, bizim için alışageldik bir durum değil. Ancak akla en yatkın açıklaması, bu fayın güneyinde, başka bir fayın var olması ve artçıları da bu fayın yaratması. Sındırgı’yı biliyoruz, ancak artçıları güneydeki depremleri başka bir fay mı yaptı bunu bilmiyoruz. Sındırgı’daki hareketlilik, Simav depremiyle bağlantılı değil.
“SINDIRGI FAY HATTI ÖNEMLİDİR”
Sındırgı’da daha büyük deprem beklemiyoruz. Sındırgı- Akşehir fay hattı 300 kilometre uzunluğunda Batı Anadolu’daki önemli fay hatlarından biridir.
Bu kadar deprem olması; hem de beklemediğimiz yerlerde olması bizi başka olasılıklara yöneltiyor. Simav’ın güneyinde yoğunlaşan depremlerle ilgili birinci ihtimal burada gömülü bir fayın olması. İkinci olasılık ise volkanik ya da jeo-termal su etkisi. Ancak ben burada fay hattı olma ihtimalini daha yüksek görüyorum. Burada fay var mı yok mu detaylı olarak çalışmak gerekiyor.
“BATI ANADOLU’DA DEPREM FIRTINASI SÜRECEK”
Simav’ı çok iyi bilmiyoruz. Sındırgı ve Simav’ın güneyinde oluyor. Simav’da 9 Nisan’da başladı ve bin artçı yaşandı. Sındırgı’da, 10 Ağustos’ta yaşandı ve 11 bin artçı oldu. Batı Anadolu’da deprem fırtınalarının süreceğini düşünüyorum. Simav’ın güneyinin yeraltı metotlarıyla araştırılıp yerleşim alanı olarak gerekirse önlem alınması gerekir. Gediz’de, 1970 yılında 7 büyüklüğünde olmuştu, bazı kaynaklar 7.1 diyor; bin can kaybının ardından burada yerleşim alanı değişmişti.
5 ya da 6 büyüklüğündeki depremlerin Simav’da mı Sındırgı’da mı nerede olacağı muallaktır. Türkiye’de 550 diri fay var. Araştırılmış fay hatları üzerine değerlendirme yapılabilir ancak bazı fayları detaylı olarak bilmiyoruz. Detaylı biçimde çalışma yapılmalıdır.
“EN TEMEL BEKLENTİ, MARMARA VE YEDİSU”
Bu noktada da en temel beklenti; Marmara’da 7’nin üzerinde bir deprem olasılığı ve Bingöl Yedisu’da, 7.2-7.4’lük bir deprem ihtimali.
Bursa, içinden fay hattı geçen illerimiz arasında. Uludağ’ın, Bursa Ovası’na bakan yamaçları, Gönen’den başlayan Mustafa Kemalpaşa’ya ulaşan, Bursa İnegöl Ovası’ndan Eskişehir’e bağlanan fay var.
Bursa’nın geçmişinde 7’lik depremler var. Çevresinde de başka faylar var. Bursa’nın zemini çok kötü. Belediyenin, Japonlarla mikro-bölgeleme yaptığını duydum. Bursa, endişeli bir yer.
İZMİR VE MANİSA’DAKİ FAY HATLARI
Manisa da, içinden fay hattı geçen illerimizden. Spil Dağı’ndan Manisa düzlüğüne uzanan, batıya doğru Organize Sanayi Bölgesine uzanıyor. Burası da geçmişte önemli depremlerin yaşandığı bir bölge. Kuzey Anadolu Fayı (KAF) üzerinde 250-300 yılda bir büyük deprem olduğunu biliyoruz; bazılarını ise net bilmiyoruz. İzmir’in içinden faylar geçiyor; 1600’lerde kırılma var. Bir daha ne zaman kırılabilir bunu söylemek güç. Bu Manisa için de geçerli.
Unutmamamız gereken; ülkemizde 550 diri fayın olduğu ve 100 yılda bir de bu diri fayın büyük bir deprem üretebileceği gerçeğidir ve buna göre tüm önlemleri almamızdır.”