Kayıp sezon sofrayı vurdu

Ekonomi yönetimi dezenflasyon sürecinin yavaşlamasını gıda fiyatlarına bağlarken TÜİK verileri gıda fiyatlarında kış aylarında çok daha yakıcı bir tabloya işaret ediyor. TÜİK’in tarım ürünleri üretici fiyat endeksi Eylül ayında yüzde 5,8 arttı, yıllık artış ise yüzde 46,83 oldu. Ana gruplarda bir önceki aya göre, tek yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 5,10, uzun ömürlü bitkisel ürünlerde yüzde 4,38 ve canlı hayvanlar ile hayvansal ürünlerde yüzde 3,42 artış gerçekleşti. Bu gruplardaki yıllık artış ise sırasıyla yüzde 29,62, yüzde 88,19, yüzde 26,38 oldu.

Kaynak: TÜİK

MALİYET DAYANILMAZ

Sezona dolu felaketiyle giren çiftçi, bu zararı karşılanmadan hasat dönemini de kuraklık ile geçirdi. Rekoltede ciddi düşüşlerin yaşandığı bu kayıp sezonun faturası ise doğrudan yurttaşın sofrasına yansıyor. Tarım Yazarı Gazi Kutlu, üreticide yaşanan her fiyat artışının gıda enflasyonu olarak hissedileceğine dikkati çekiyor.

Çiftçi enflasyonunun yıllık yüzde 46,83, aylık yüzde 5,80 olduğu Eylül ayında gıda enflasyonunun da yıllık yüzde 36,06, aylık yüzde 4,62 olarak hesaplandığını hatırlatan Kutlu, “Bu tablo gösteriyor ki üreticide yaşanan her fiyat artışını önümüzdeki aylarda gıda enflasyonunda acı acı hissedeceğiz. Çünkü bugün tarlada yaşanan her artış, birkaç ay sonra sofradaki fiyatlara birebir yansıyor. Bolluğun en yüksek olduğu dönemden çıkıyoruz ama rakamlar tam tersini söylüyor. Bu, tarımda maliyet baskısının artık dayanılmaz hale geldiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Tarımda plansızlığın temel sorun olduğuna dikkati çeken Kutlu, “Çiftçi, artan girdi maliyetleriyle başbaşa bırakılmış durumda. Mazot, gübre, ilaç, tohum… Hepsi dövizle hepsi pahalı. Zirai don gibi riskler de cabası. Üretim maliyetini düşürmeden, sadece ‘üret’ demekle olmuyor. Üretici desteklenmezse bu ülkede gıda enflasyonu düşmez. Bugün soframızda eksilen her ürün, aslında yıllardır ihmal edilen tarım politikalarının sonucudur” dedi.

İthalatla yürütülen politikaların geleceği tehlikeye attığını vurgulayan Kutlu, “İthalatla günü kurtarırız ama yarını kaybederiz. Vatandaş bugün sofraya koyduğu kadar gıdayı yakında koyamayacak. Tarım-ÜFE’deki bu artış, kara kışın habercisidir. Gıda fiyatlarını bugün indirseniz bile en az iki yıl daha yüksek gıda enflasyonu ile yaşamaya devam edeceğiz. Çünkü sorun fiyatlarda değil, sistemde. Tarımda planlama yok, öngörü yok. Bu belirsizlik ortamı hem üreticiyi hem tüketiciyi aynı anda yoksullaştırıyor. Tarımın yeniden ayağa kalkması için günü kurtaran değil geleceği planlayan politikalara ihtiyacımız var” diye konuştu.