Kabulleniş; Direnişin Sustuğu Yer

Zamanla anlıyorsun hayat bir an yavaşlıyor benim için..
Hayat, hep kontrol etmeye çalıştığın şeylerin elinden kayıp gidişiyle öğretiyor sana dengeyi sımsıkı tutunduğun kaygılar, korkular meğersem seni esir edermiş bir zindana kapkaranlık.. İçinde haykıran bir sessiz kız çocuğu gitme kal dermiş.
Bir noktada fark etmeye başlarmış insan;
Her şeyi çözmeye çalışmak, aslında hiçbir şeyi yaşamamak demekmiş. Sımsıkı tutunmak değilmiş önemli olan.. Zaten tutunmaya çalışmak değildi mesele anlıyorsun.

Kabulleniş terimi.. bir pes ediş değil korkardım savaşırdım.bir kaybediş zannederdim hayır kabul etmiyorum etmek istemiyor aklım zihnim yüreğim..
Şimdi tam tersine, varoluşunla uzlaşmak belki sessizce usulca haykırışın ardından gelen bir uzlaşı.. İçin yangın olsada küllerin arasında oturmakmış.
Olanı olduğu gibi görmek ve “tamam” diyebilmek…
İçinde sızlasa bile, gerçeğin dokusuna bakmak anlamak görmekmiş.

Felsefe, insanın kendine yönelişiyle başlar.
Stoacılar doğanın düzenine uyum sağlamayı öğütlerdi doğanın gidişatına bakmalı insan ne bir gül vaktinden önce açar ne kuşlar koşar yetişir bak gör kapa gözlerini kayıplarında avcuna aldığın toprağı hatırla avcunda sıktığın kokuyu hatırla inci bedenden ibaret değilsin değiliz.
Stoacılara göre mutluluk, dış dünyayı değil, iç dünyayı yönetebilmekti.
Artık bunu daha iyi anliyorum..
Kabulleniş dünyanın değil, kalbin sakinliğinde başlıyor. İç dünyam haykırdı çok kez ayna tuttum.. Şimdi gururluyum hiç olmadığım kadar.

Bazen yara kapanmıyor sadece sen onunla yaşamayı öğreniyorsun.
Bazen affetmek mümkün olmuyor affı olmaz bazı şeylerin zorunda değiliz, ama öfkenin yavaşça tükettiğini fark ettim oysa şimdi bırakmak zincirlerimi prangalarımı kırmakmış her duygu bir enerjidir ve seni şekillendir aslında. Şimdi tevekkül, akış durağan hislerim

belki bir yumru yüreğimde arada gelen bir ağrı taş gibi.. Şimdi o taşların arasından kalbimde papatyaların yeşerdiğini biliyorum.. fark ediyorum.
Ve o fark ediş anında bir şey oluyor :
Direnişin bitiyor bittermiş.
Sessiz bir olgunluk yerleşiyor içine.

Belki de ruhsal olgunluk adı zamanla anladığın, hiçbir şeyin değişmeyeceğini bilip
yine de kalbinde huzur bulabilmekte gizlidir.
Çünkü bu kabulleniş acının içinden geçerek ulaşabildiğin en derin şefkattir.
kendine, hayata ve geçmişine karşı.

Kabulleniş; Direnişin Sustuğu Yer was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.