Yapabileceklerimizin sınırlı olması canımızı mı sıkardı, yoksa yapmak için insanları mı rahatsız ederdik? Bugün de bunun hakkında konuşmak istiyorum biraz. İnsanın elbette bir sınırı var, özellikle böyle bir dünyada yaşıyorsanız, kurallı ve sağ duyulu bir şekilde olmak zorunda. Yapacağınız işin ucu birine değmemeli. Karşınızdaki kişinin özgürlüklerini kısıtlayacaksanız, sanırım ya farklı işlerin peşindesiniz ya da bundan zevk alıyorsunuz; sıkıntılarınız var.
Bu “istediğini yap ya da yapma” işi bana bazı ütopya kitaplarını hatırlattı; örneğin Cesur Yeni Dünya. Garip bir kitaptı. Yani görünürde herkes “özgür”. Ama işin aslı şuydu: Kimse gerçekte bir şeyi “istemiyor”, çünkü ne isteyeceklerini sistem onlar adına çoktan belirlemiş. Bu dünyada kimse kimseye “zarar” vermiyor gibi… Ama bunun nedeni kimsenin gerçek bir benlik, derin bir düşünce, karar alma özgürlüğü taşımıyor olması. Acı da bastırılmış, mutluluk da yapay. Yani burada özgürlük anlayışı, biraz insanlık için düşünülmeyecek, hatta düşünmesini gerektirmeyecek bir sistem içinde olduğunu görüyorduk. Ütopya işte…
Yaptığınız işin kimseye zarar vermemesi gerektiği önemli bir konu. Yani düşünsenize, dünyadasınız ve bir kişinin sadece paşa keyfi istediği için sıranızın önüne geçtiğini düşünün. Sonra bir başkası, sonra bir başkası… Oho yani! Burada sırayı başka, diğer her şey için de düşünebilirsiniz. Ne kadar karmaşıklık çıkartacağını bir düşünün, korkunç. Saf kötülük olur sonra ve buna bir çözüm getirilmeden önce insanlar asar, keser. (Bu bana biraz günümüz Türkiye hukukunu anımsattı, çok gülünç.) Çünkü biz de çok absürt bir Türkiye’de yaşıyoruz şu an; isteyen istediğini yapabiliyor. Neden? Çünkü kötülüğün, adaletsizliğin önüne geçilmiyor. Neyse, bu da başka bir yazının konusu olsun.
Peki, istediklerimiz her zaman kontrol altında olmak zorunda mı? Evet. Bunun cevabının çok net ve karşı çıkılamaz olduğunu düşünüyorum. Dünyada herkes için yer olabilir, ama herkesin canı ne isterse yaptığı bir dünya, sonunda kimseye yer bırakmaz.
“Wake up and smell the ashes.”
Evet bu yazı da bu son cümleyle bitsin. Bai bai
“İstediğini yap fakat zarar verme.” was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.