İntihar girişimiyle ortaya çıkmıştı: Savcı, çocukken istismar edilen genç kadının amcası, eniştesi ve komşusu için ceza talep etti

Adıyaman’da şu anda 19 yaşında olan genç kadını çocukluk dönemlerinde istismar etmekle suçlanan amcası, eniştesi ve komşularının yargılanmasına devam edildi. Cumhuriyet savcısı üç sanığın da “çocuğun cinsel istismarı”, “kan veya kayın hısımlığı içinde istismar” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından cezalandırılmasını talep etti.

Genç kızın, çocukluk döneminden itibaren üç farklı erkek tarafından sistematik biçimde cinsel istismara maruz bırakılması iddiasıyla sanık komşu M.S.Ö, amca İ.H.A. ve halasının eşi M.B’nin yargılanmasına Adıyaman 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sanıkların tutuksuz yargılandığı duruşmayı kadın örgütleri ve Adıyaman Barosu temsilcileri de takip etti.

Duruşmada esas hakkındaki görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı üç sanığın da “çocuğun cinsel istismarı”, “kan veya kayın hısımlığı içinde istismar” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti yeni sunulan rapor ve beyanların incelenmesine ve sanıklarla avukatlarına esas hakkında savunmaları için süre tanınmasına hükmederek davayı 3 Aralık 2025’e erteledi.

İDDİANAMEDEKİ SUÇLAMALAR

Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede sanıklardan M.S.Ö’nün genç kızın ailesinin komşuları olduğu ve mağdureye 7 yaşındayken cinsel istismarda bulunduğu ifade edildi. İddianamede, İ.H.A’nin mağdurenin öz amcası olduğu ve 13 yaşındayken mağdura üç farklı tarihte cinsel istismarda bulunduğu, M.B’nin ise mağdurun halasının eşi olduğu ve 16 yaşındayken mağdureye cinsel istismarda bulunduğu kaydediliyor.

İddianamede mağdurenin aile baskısı, utanç duygusu ve çevresel korkular nedeniyle uzun yıllar sessiz kaldığı, geçen yılki intihar girişimi sonrası psikolojik tedavi sürecinde yaşadıklarını anlatmasıyla birlikte olayın adli makamlara taşındığı belirtiliyor.

Çocuk İzlem Merkezi raporları 

İddianamede yer verilen Çocuk İzlem Merkezi raporlarında, mağdurenin hem ön görüşmede hem de adli süreçte tutarlı, net ve güvenilir ifadeler verdiği belirtildi. Tanık olarak dinlenen ablası ve arkadaşları da mağdurenin yaşadıklarını farklı dönemlerde kendilerine anlattığını ifade etti. Psikolog ve pedagog raporlarında da mağdurenin travma sonrası stres bozukluğu belirtileri gösterdiği, ruhsal durumunun istismar öyküsüyle uyumlu olduğu vurgulandı.

“Bu dava susturulan tüm kadınların davasıdır”

Mağdurenin avukatı Sultan Fener, duruşma sonrası Adıyaman Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yaptı. Fener, şunları söyledi:

“Bugün her ne kadar sanıkların tutuklanması taleplerimiz reddedilmiş olsa da Cumhuriyet Savcılığı tarafından verilen mütalaa bizler için umut verici. Üç sanığın da cezalandırılması talep edildi. Bu dava, sadece müvekkilimin değil, cinsel istismara maruz kalan ve susturulan bütün kadınların mücadelesidir. Bizler, bu mücadelenin takipçisi olmaya devam edeceğiz. Sanıkların en ağır şekilde cezalandırılması için tüm hukuki yollara başvuracağız.

Bugün burada sadece bir duruşmayı değil, yıllarca susturulmuş bir çocuğun sesini duyuruyoruz. Biz bu sesi büyüteceğiz, dayanışmayı sürdüreceğiz. Umudumuz, 3 Aralık’ta alınacak kararın çocuk istismarına ve cinsel şiddete karşı örnek bir karar olmasıdır. Dayanışma yaşatır.”