İBB İstanbul Planlama Ajansı’nın hazırladığı Kent Gündemi Araştırmaları – Eylül 2025 sayısında iklim krizinin izleri: İstanbul’da Kentsel Isı Adası Etkisi ve Kuraklık başlıklı çalışmaya göre küresel ölçekte hızla büyüyen iklim krizinin İstanbul özelindeki yansımalarını iki temel boyutta incelendi.
📊 İBB İstanbul Planlama Ajansı tarafından hazırlanan Kent Gündemi Araştırmaları – Eylül 2025 sayısı yayımlandı! pic.twitter.com/rQFccR4GEM
— İstanbul Planlama Ajansı (@ipaistanbul) September 26, 2025
“Kentsel Isı Adası Etkisi”, “Kuraklık Riski” raporunda, iklim krizinin kentleşme biçimleri, sosyo-mekânsal eşitsizlikler ve su kaynaklarına erişim üzerindeki etkileri kapsamlı bir veri temeliyle değerlendirilerek, kentsel kırılganlıklar görünür kılındı.
Rapordan öne çıkan bulgular:
– 2030’a kadar hem sel hem kuraklık riski taşıyan alanların 2,5 kat artması öngörülüyor.
– İstanbul’un yüzey sıcaklıkları 21–45 °C arasında değişiyor; gri yüzeylerin ısıyı hapsedici etkisi öne çıkıyor.
– Esenler, Bağcılar, Güngören ve Bahçelievler gibi ilçeler en yoğun ısıya maruz kalan bölgeler arasında.
– Çocuklar, yaşlılar ve düşük gelir gruplarının yaşadığı bölgeler, hem kuraklık hem ısı adası etkisi açısından en riskli alanları oluşturuyor.
– İstanbul’daki su tüketimi, sosyoekonomik eşitsizliklerle doğrudan bağlantılı.
– 2025 Eylül sonu itibarıyla, barajların ortalama doluluk oranı %31’e kadar gerilemiş durumda.
– Kente sağlanan suyun yaklaşık üçte biri Melen Havzası’ndan karşılanıyor.