Gerçekten İyi Miyiz? |Toplumsal Sessizlik, Adalet ve Farkındalık Üzerine Düşünceler..

‘’İyiliğin klişe bir cevap, kötülüğün sıradan bir haber olduğu bir çağda , iyi kalabilmek mümkün mü? ‘’

Gerçekten mutlu musun?

Ya da gerçekten iyi misin?

Kime sorsan, herkesin ağzında aynı cümle :

’İyiyim.’

Sanki otomatik bir cevap ,bir refleks olmuş artık bu kelime.

Ama durup düşünelim:

Gerçekten iyi olabilir miyiz bu kadar kötülüğün, adaletsizliğin, sessizliğin arasında ?

Bir boş vermişlik sarmış herkesi. Yanlış giden şeyleri görüyoruz ama ses etmiyoruz. Tepki göstermek yerine ekranı kapatıyor, konuyu değiştiriyoruz. Sanki sessiz kalmak bizi koruyacakmış gibi…

Değişen eğitim sistemi, öldürülen çocuklar, şiddete uğrayan canlılar, katledilen kadınlar… Her biri birer haber başlığına dönüşüyor, bir kaç gün konuşulup sonra unutuluyor. Kimse gerçekten bir şey demiyor ,kimse bir şey hissetmiyor ve bir şey yapmıyor.

Ve farkında mısın, artık hiç bir şey bizi şaşırtmıyor. Yapılan hatalar ,saygısızlıklar ,haksızlıklar normalleşti. Toplum olarak yabancılaştık ; hem birbirimize hem insani değerlere.

Korkuyoruz, susuyoruz, alışıyoruz. Ama içten içe hepimiz biliyoruz: bir yerlerde bir şeyler fena halde yanlış gidiyor.

İnsanların bu kadar pervasız olmasına , başkalarının hakkını hiçe saymasına, hak edenin hakkını alamamasına dayanamıyorum. Çocukların ölmesine , katillerin dışarı çıkmasına ‘’ iyi hal indirimi ‘’ denen o saçmalığa tahammül edemiyorum. Birilerinin ‘’ben kimim biliyor musun?’’ diyerek adaletin üstüne basıp geçmesine razı olamıyorum.

Ve en çok da şunu düşünüyorum :

Ne ara bu hale geldik ?

Ne ara bu kadar okuduk ama cahilleştik?

‘’Coğrafya kaderdir ‘’ denir ya , ben buna tamamen inanmak istemiyorum. Çünkü kader değil, tercihlerimiz bizi buraya getirdi. Ama yine de bu topraklarda yaşanabilir, güvenli, adil bir ülke hayal etmek bile bazen lüks geliyor. Kendi coğrafyamızın güzelliklerinden söz etmek isterken , Çocuklarımızın geleceği için endişe duymak zorunda kalıyoruz.

Eğitimin bu kadar yozlaştığı , insanların bu kadar saygısız, kural tanımaz ve zorba olduğu bir yerde nasıl ‘’iyiyim’’ diyebiliriz ki gerçekten ?

Belki de artık bu ‘’iyiyim ‘’ kalıbını bırakmanın zamanı geldi. Çünkü iyileşmenin ilk adımı, iyi olmadığımızı kabul etmekten geçiyor.

Bu satırlar bir sitem değil, bir farkındalık olması için yapılan bir çağrı. Kendimize , çevremize, sessizliğimize bir ayna tutama çabası sadece. Çünkü bazen en büyük değişim , küçük bir sorgulama ile başlar.

Peki ya sen , gerçekten iyi misin?

Gerçekten İyi Miyiz? |Toplumsal Sessizlik, Adalet ve Farkındalık Üzerine Düşünceler.. was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.