İnsanların çoğu yani bizler, coğrafi sınırlamalarımıza bakmaksızın birbirimizle bağlantı kurup, iletişimde olma ihtiyacı hissederiz.
Kimi zaman, çok elzem bir şeymiş gibi, bunu gösteriş yaparak sunmayı tercih ederiz.
Düşüncelerimizi, görüşlerimizi ve başarılarımızı başkalarıyla paylaşmak için sosyal medyayı araç olarak kullanmak isteriz.
Sosyal ağlar sayesinde bizler, yeni şeyler öğrenip kendimizi geliştirmek için imkanlar ararken, öte yandan da kontrolsüz kullandığımız uygulamalar, üzerimizde çaktırmadan bağımlılığa yol açar.
Akıllı telefonlar sayesinde sosyal medyaya erişim kolaylığımız, bizlerin istediği yer ve zamanda paylaşım yapabilmesi, sınırsız iletişim haline olabilmemiz ve ücretsiz olması gibi etkenlerinde sayesinde, bağımlılığımız gittikçe artar.
Bonus olarak da mental sağlığımız bozulur.
Örneğin anksiyete, depresyon, özgüven eksikliği, yalnızlık ve uyku düzeni bozuklukları gibi psikolojik sorunlar yaşamamız kaçınılmaz bir hal alır.
Sosyal ağlardaki beğeni sayıları, öz değerimizin birer göstergesi hâline gelince de, benliğimiz bundan olumsuz bir şekilde nasibini alır.
Bağımlılık geliştikten sonra sosyal medya hesaplarına erişim gösteremediğimiz zamanlarda huzursuzluk, sinirlilik gibi semptomları da beraberinde yaşamamız muhtemeldir.
Sosyal ağlardaki zamanı, doğru olarak yönetemezsek, günlük sorumluluklarımızı yerine getiremez ve gereğinden fazla zaman kaybı yaşarız.
Kontrollü kullanamadığımız takdirde, özel hayatımızın ifşasından tutunda; kandırılma, istismar veya suça karışma riskimize kadar uzanabilen sebeplerin de doğması mümkündür.
Başkalarının, ideal olarak gösterdikleri yaşamlarını görmek, tatminsizlik ve kıskançlık duygularımızı tetikleyebileceği gibi üstüne bir de değersizlik hissi yaşamamıza sebep olur.
Hayatımızı kolaylaştırmak adına seçtiğimiz uygulamaların, bir araç olmaktan çıkıp, bizleri kullanan birer dijital kimlik olmalarının önüne geçmemiz gerekir.
Kendi adımıza, zamanımızı olumlu hale getirebilmek için yapacağımız değişiklikler hayat kurtarır.
Keyif alabileceğimiz alternatif aktiviteleri hayata geçirip, sosyal medyanın sağladığı sosyalleşmeyi biraz da dış dünyamızda gerçekleştirip, çevrim dışı arkadaşlıklar kurabilmeyi başarabilirsek, kendimizi biraz olsun dizginleyebiliriz.
Asıl olan, kendi kazdığımız dijital kuyulara düşmek değil de;
O kuyulara merdiven kurup, ihtiyaç oldukça inebileceğimiz, sonrasında tekrar yaşam merkezlerimize dönebileceğimiz bilinçli birer yerleşkeler kurabilmek olmalıdır.
DİJİTAL KUYULAR was originally published in Türkiye Yayını on Medium, where people are continuing the conversation by highlighting and responding to this story.