CHP'li Kayıhan Pala'dan hava kirliliği tepkisi

CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, hava kalitesi ölçüm istasyonları verilerini paylaşarak “Sayın Bakan biliyorsunuz Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlıkla ilgili bu ölçütü karşılaması istediği sınır değer yalnızca yıllık 15 mikrogram. Bugün bu Bursa’da 177. Geçiyorum Bursa’yı. Gebze’ye gelelim. Gebze’de 302. Geçiyorum Gebze’yi. İstanbul Göztepe 188. Çok yüksek rakımda ama bugün Iğdır’da yalnızca PM10 düzeyi 401 mikrogram. Bu düzeyde hava kirliliğinin olduğu bir yerde herhangi birinin sokağa çıkması ve eğer kronik bir hastalığı varsa onun hayatını tehdit edecek düzeyde. Sayın Bakanım sizin yine yayınladığınız hava kalitesi raporlarında PM10 düzeyini en fazla etkileyen yeri fabrikalar ve enerji santralleri olarak açıklıyorsunuz. Peki neden bunlarla ilgili herhangi bir şey yapmıyorsunuz?” diye sordu.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2026 bütçesi ve kesin hesabının görüşmeleri devam ediyor.

Komisyonda konuşan CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, Türkiye’de çok fazla kentte havanın çok kirli olduğunu söyleyerek “O kadar kirli ki Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) sınır değerlerini karşılayan, yıllık sınır değerlerini karşılayan Türkiye’de herhangi bir il yok. Bursa istasyonu PM 10 düzeyi metreküpde 177 mikrogram. Sayın Bakan biliyorsunuz Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlıkla ilgili bu ölçütü karşılaması istediği sınır değer yalnızca yıllık 15 mikrogram” dedi.

“IĞDIR’DA YALNIZCA PM10 DÜZEYİ 401 MİKROGRAM”

Türkiye’deki hava kalitesi ölçüm istasyonları verilerine değinen Pala, şöyle konuştu:

“Bugün bu Bursa’da 177. Geçiyorum Bursa’yı. Gebze’ye gelelim. Gebze’de 302. Geçiyorum Gebze’yi. İstanbul Göztepe 188. Çok yüksek rakımda ama bir Iğdır var ki biliyorsunuz uluslararası raporlarda sıkça karşımıza çıkıyor. Bugün Iğdır’da yalnızca PM10 düzeyi 401 mikrogram. Bu düzeyde hava kirliliğinin olduğu bir yerde herhangi birinin sokağa çıkması ve eğer kronik bir hastalığı varsa onun hayatını tehdit edecek düzeyde. Sayın Bakanım sizin yine yayınladığınız hava kalitesi raporlarında PM10 düzeyini en fazla etkileyen iki yeri fabrikalar ve enerji santralleri olarak açıklıyorsunuz. Doğru. Peki o zaman fabrikalar ve enerji santralleri olarak açıkladığınız halde neden bunlarla ilgili herhangi bir şey yapmıyorsunuz?”

DİNÇER: TÜRKİYE’DE ZEYTİN ÜRETİMİNDE YÜZDE 35’E VARAN BİR DÜŞÜŞTEN SÖZ EDİLMEKTEDİR

CHP Ankara Milletvekili Semra Dinçer de zeytinlik alanlarında madencilik faaliyetlerinin önünü açan kanun teklifinin muhalefetin tüm uyarılarına rağmen Meclis’te kabul edildiğini belirterek “Bugün Türkiye’de zeytin üretiminde yüzde 35’e varan bir düşüşten söz edilmektedir. Bu tablo hem çiftçimizin gelirini hem de ülkemizin gıda arz güvenliğini yakından ilgilendirmektedir. Bu düzenlemeler köylünün toprağıyla bağını zayıflatma riski taşımakta, geçim kaynaklarını dolayısıyla kırsal sosyal dokusunu olumsal şekilde şekilde etkileyebilmektedir” dedi.

Bu kanunun köylünün toprağından kopmasına sebep olduğuna dikkat çeken Dinçer, şunları kaydetti:

“Derelerin ve göllerin su rejiminin bozulmasına, hayvancılık için kritik önemdeki meraların daralmasına yol açabilecek sonuçlar doğurabilir. Bu da orta ve uzun vadede gıda güvenliğimizden insan sağlığına kadar pek çok alanda risk taşımaktadır. Bugün bir ekmek 15 lira, 1 kilo domates 100 liraya kadar çıkabilmektedir. Vatandaşlarımızın büyük bir bölümü mevsim meyve ve sebzelerine dahi ulaşamamaktadır. Bir zamanlar pek çok temel gıda ürününde kendine yetebilen bir ülkeyken bugün giderek artan oranda ithalata bağımlı hale geldik. Şimdi siz sayın Bakan, bunların başka bakanlıkların sorumluluk alanına girdiğini ifade edebilirsiniz ancak çevrenin doğal varlıkların tarım alanlarının korunması tüm bu başlıkların kesişim noktasında yer almaktasınız. Bu nedenle sizin bakanlığınızın yaklaşımı diğer tüm politikaları doğrudan etkileme gücüne sahiptir.”