Dış Haberler
Avrupa’da hükümetler “savaş tehdidi” gibi gerekçelerle işçi hakları ve kamusal harcamalara yönelik saldırılarını artırırken kıtada grev rüzgârları esiyor. Avrupa başkentlerinde bütçe politikaları giderek sıkılaşırken Avrupa’nın dört bir yanında işçi sınıfı, sosyal ve ekonomik haklarına yönelik saldırılara karşı kitlesel grevlere hazırlanıyor.
İŞÇİLERE YAPILMIŞ EN BÜYÜK SALDIRI
Portekiz’in başkenti Lizbon’da on binlerce kişi, işçi haklarını tehdit ettiği gerekçesiyle Başbakan Luis Montenegro’nun liderliğindeki sağ hükümetin önerdiği yeni iş yasalarına karşı protesto gösterisi düzenledi. Ülkenin en büyük sendikası olan Portekiz İşçiler Genel Konfederasyonu’nun (CGTP) çağrısıyla “Herkes Lizbon’a” sloganı altında gerçekleşen eyleme özel sektör ve kamu çalışanlarından yaklaşık 100 bin kişi katıldı.
CGTP, hükümetin iş kanunlarında önerdiği değişiklikleri protesto etmek için 11 Aralık’ta genel grev düzenleyeceğini duyurdu. Başbakan Luis Montenegro hükümeti, “rekabet gücünü artırmayı” amaçladığını belirterek eylül ayında çalışma yasasını değiştirecek bir yasa tasarısını onayladı. Tasarı, işverenlerin işten çıkarmalarını kolaylaştırmak, işleri başka şirketlere taşeron olarak yaptırmak ve düşük yapan kadınların yas iznini kesmek de dâhil olmak üzere bazı türdeki izinlerini sınırlamayı içerirken işçilerin günde 2 saat fazladan çalıştırılmasına da olanak tanıyor. Tasarıyı aşırı sağcı Chega partisi de destekliyor.
SAVAŞ BÜTÇESİNE KARŞI HAYATI DURDUR
İtalya’da geçtiğimiz haftalarda Filistin’le dayanışma grevleriyle adından söz ettiren işçiler ise Başbakan Giorgia Meloni’nin sağ koalisyon hükümetinin hazırladığı 2026 bütçesine karşı birbiri ardına ülke çapında grevlere hazırlanıyor.
Ülkenin en büyük iki konfederasyonundan Temel Sendikalar Birliği (USB), hükümetin “savaş bütçesini” protesto etmek için kamu ve özel sektör işçilerine 28 Kasım’da “her şeyi durdurma” çağrısında bulundu. USB, bankaların “ekstra kâr elde ederek ülkeyi aç bıraktığını ve bedel ödemeleri gerektiğini” belirtirken hükümeti “yeni silahlar satın almak ve üretmek yerine sosyal konut ve sağlık hizmetlerine yatırım yapmaya” çağırdı.
Ülkenin en büyük sendikası İtalya Genel İş Konfederasyonu (CGIL) da 12 Aralık’ta genel greve gideceklerini duyurdu. CGIL Genel Sekreteri Maurizio Famoni, “yasanın en yoksulları cezalandırırken en zenginleri ödüllendirdiğini, eşitsizliği teşvik ettiğini” kaydetti.
Hükümetin hazırladığı yaklaşık 18,7 milyar avro değerindeki 2026 bütçesinin gelecek haftalarda için parlamentoda oylamaya sunulması bekleniyor. İşletmelere 8 milyar avro tahsis edilmesi ve vergi indirimleri öngören bütçede silahlanmaya ayrılan pay artıyor.
KEMER SIKMAYA GEÇİT YOK
Siyasi krizin giderek derinleştiği Fransa’da da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un kemer sıkma politikalarına ve tekrar başbakan olarak atadığı Sebastien Lecornu hükümetinin 2026 bütçesine karşı üç sendika, 2 Aralık’ta genel greve gideceğini duyurdu. Genel İş Konfederasyonu (CGT), Solidaires ve eğitim emekçilerini temsil eden FSU, yaptıkları ortak açıklamada “sosyal, mali ve çevresel adaleti sağlamak için” greve gittiklerini belirtirken tüm üyelerine greve katılım çağrısı yaptı.
Eylül ayında kemer sıkma politikalarına karşı kitlesel protestolara sahne olan “Her Şeyi Durdur” hareketine de destek veren 3 sendika, öğrenciler ve emeklilere de grev günü düzenlenecek eylemlere katılma çağrısında bulundu.
Yapılan ortak açıklamada daha önceki eylem ve grevlerin bütçe planında değişiklik yapılmasında etkili olduğuna dikkat çekilerek “Şimdi hükümete baskı yaparak halka yönelik tüm saldırıları toprağa gömmenin vakti” denildi.